ABD, İngiltere ve altı farklı ülkede gerçekleştirilen geniş kapsamlı bilimsel araştırma, aşırı işlenmiş gıdaların insan sağlığı üzerindeki olası olumsuz etkilerini yeniden gündeme taşıdı. “American Journal of Preventive Medicine” adlı bilimsel dergide yayımlanan çalışmaya göre, bu tür gıdaların sık tüketimi erken ölüm riskini artırabilir. Ancak uzmanlar, elde edilen verilerin doğrudan bir sebep-sonuç ilişkisi ortaya koymadığını, bu nedenle temkinli yorumlanması gerektiği konusunda uyarıyor.
Hangi Ülkelerde Araştırma Yapıldı?
Avustralya, Brezilya, Kanada, Şili, Kolombiya, Meksika, İngiltere ve ABD’de yürütülen çalışma, farklı ülkelerdeki beslenme alışkanlıkları ve ölüm oranlarını karşılaştırarak aşırı işlenmiş gıda tüketiminin halk sağlığı üzerindeki etkilerini gözler önüne serdi. Özellikle ABD ve İngiltere gibi gelişmiş ülkelerde işlenmiş ürünlerin, toplam kalori alımının yüzde 50’sinden fazlasını oluşturduğu dikkat çekti.
Bu Ürünler Risk Taşıyor: Liste Şaşırtıcı Değil
Uzmanlar, en riskli gruba giren gıdalar arasında; gazlı içecekler, paketlenmiş dondurmalar, mısır gevrekleri, şekerlemeler, işlenmiş et ürünleri ve bisküviler gibi günlük hayatta yaygın olarak tüketilen ürünleri sıraladı. Bu ürünlerin, görsel çekiciliği artırmak ve raf ömrünü uzatmak amacıyla renklendirici, aroma verici ve kimyasal katkı maddeleri ile yoğun şekilde işlendiği ifade edildi.
Erken Ölümlerin Yüzde 14’ü İşlenmiş Gıdalara Bağlı Olabilir
Araştırma ekibi, yüksek işlenmiş gıda tüketiminin yaygın olduğu ülkelerde erken ölümlerin yüzde 14’üne kadarının bu beslenme biçimiyle ilişkilendirilebileceğini belirtiyor. Örneğin, ABD’deki ölüm oranları bu alanda en yüksek seviyedeyken, işlenmiş gıda tüketiminin nispeten düşük olduğu Kolombiya ve Brezilya gibi ülkelerde bu oran yaklaşık yüzde 4 civarında seyrediyor.
Uzmanlar Uyarıyor: “Veriler Kesin Yargı İçin Yetersiz”
Araştırmanın ortaya koyduğu çarpıcı veriler kamuoyunda büyük yankı uyandırsa da, uygulamalı istatistik uzmanı Prof. Kevin McConway çalışmanın bazı kısımlarına dikkat çekerek temkinli olunması gerektiğini vurguladı. McConway’e göre, yapılan modellemeler çok sayıda matematiksel varsayıma dayalı ve mevcut veriler neden-sonuç ilişkisi kurmak için yetersiz olabilir. Yine de bu bulgular, aşırı işlenmiş ürünlerin halk sağlığı üzerindeki potansiyel tehditlerine dair önemli bir uyarı niteliğinde.
Politika Değişikliği Şart Mı?
Araştırmanın sonuçları, özellikle Batılı ülkelerde gıda politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiği yönündeki çağrıları artırdı. Beslenme alışkanlıklarının sağlık üzerindeki uzun vadeli etkilerini daha iyi anlayabilmek için, hem bilim dünyasında hem de hükümet politikalarında daha kapsamlı çalışmalar yapılması gerektiği vurgulanıyor.