ABD Başkanı Donald Trump, kendi sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı sert açıklamalarla Gazze halkını ve Hamas’ı açıkça tehdit etti. İsrailli rehinelerin derhal serbest bırakılmasını isteyen Trump, “Eğer rehineleri tutmaya devam ederseniz, ölürsünüz” diyerek büyük tepki çeken ifadeler kullandı.
Trump, paylaşımında ayrıca, İsrail’e tam destek verdiğini ve Tel Aviv’in ihtiyaç duyduğu tüm askeri yardımı sağlamaya devam edeceğini belirtti. Beyaz Saray, geçtiğimiz hafta İsrail’e 4 milyar dolarlık silah gönderilmesi için Kongre sürecini atlayarak “acil durum yetkilerini” devreye sokmuştu. Bu pakette, 35 bin adet 900 kilogramlık bombanın da bulunduğu ortaya çıktı.
“Rehineleri Şimdi Bırakın, Yoksa Ağır Bir Bedel Ödersiniz!”
Trump, Hamas’a yönelik tehditlerini daha da ileri götürerek, İsrailli rehinelerin serbest bırakılmaması halinde sonuçlarının ağır olacağını vurguladı.
ABD Başkanı, “Hamas liderleri için son şans. Eğer hala bir çıkış yolu arıyorsanız, şimdi Gazze’den ayrılın. Gazze halkına da söylüyorum: Güzel bir gelecek sizi bekliyor, ama rehineleri tuttuğunuz sürece değil! Eğer öyle yaparsanız, ölüsünüz!” ifadelerini kullandı.
Trump’ın bu sözleri, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, ABD’nin İsrail’e verdiği koşulsuz desteğin Ortadoğu’daki gerilimi daha da tırmandırabileceği yorumları yapıldı.
Arap Dünyasının Gazze İçin Önerdiği Planı Reddetti!
Beyaz Saray, geçtiğimiz günlerde Mısır’ın Kahire’de düzenlediği acil zirvede sunduğu 53 milyar dolarlık Gazze yeniden inşa planını reddetti.
Bu plana göre, Gazze’nin altı yıl içinde, bölge halkı yerinden edilmeden yeniden inşa edilmesi öngörülüyordu. Ancak ABD Ulusal Güvenlik Konseyi, bu önerinin “Gazze’nin şu anda yaşanamaz bir yer olduğu gerçeğini dikkate almadığını” belirterek Trump’ın, bölgenin Hamas’tan tamamen temizlenmesi gerektiği görüşünü desteklediğini açıkladı.
Trump yönetimi, Hamas’ın tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini savunarak, Filistin halkına yönelik sert politikalarını sürdürme sinyali verdi.
ABD, Hamas ile Gizli Görüşmeler Yapıyor!
Beyaz Saray, Hamas ile doğrudan görüşmeler gerçekleştirdiğini doğruladı. Ancak bu görüşmelerin yalnızca ABD vatandaşlığına sahip rehinelerin serbest bırakılması amacıyla yapıldığı bildirildi.
ABD’nin müzakere heyetinden Adam Boehler, Hamas’a ABD vatandaşı rehinelerin serbest bırakılması çağrısında bulundu. Bu temasların ardından, Hamas 15 Şubat’ta İsrail’de tutulan bir Amerikan vatandaşını serbest bıraktı.
Trump’ın Özel Temsilcisi İsrail’e Gidiyor!
Trump’ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, önümüzdeki günlerde İsrail’e giderek Netanyahu hükümetiyle yeni görüşmeler yapacak.
İsrail basınına göre, Witkoff’un Netanyahu hükümetine, ateşkesi en azından kendisinin ziyaretine kadar sürdürmesi için baskı yaptığı öne sürüldü.
Ancak İsrail basını, Witkoff’un ziyaretinin birkaç kez ertelendiğini ve taraflar arasında ateşkes konusunda ciddi görüş ayrılıkları bulunduğunu aktardı.
Hamas’tan Trump’a Sert Yanıt: “İsrail’e Baskı Yap!”
Trump’ın Gazze halkına yönelik tehditlerine Hamas’tan sert bir yanıt geldi. Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, Trump’ın açıklamalarını İsrail’in Gazze’deki ateşkesten geri adım atması için yapılmış bir destek mesajı olarak nitelendirdi.
Kasım, “Eğer Trump esirlerin serbest bırakılmasını gerçekten istiyorsa, İsrail’e baskı yapmalıdır” diyerek, ABD’nin sürekli olarak İsrail lehine tavır aldığını ve taraflı bir politika izlediğini belirtti.
Ayrıca Hamas, Trump’ın bu açıklamalarının İsrail’in Gazze kuşatmasını yoğunlaştırması ve bölge halkını açlığa mahkum etmesi için bir fırsat sunduğunu ileri sürdü.
Ortadoğu’da Gerginlik Artıyor!
Trump yönetiminin İsrail’e sınırsız destek vermesi, Arap ülkelerinin Gazze için önerdiği barış planını reddetmesi ve Hamas’a yönelik tehditlerini artırması, Ortadoğu’daki tansiyonu daha da yükseltiyor.
İsrail ve Hamas arasında devam eden ateşkes görüşmeleri, ABD’nin sert tutumu nedeniyle çıkmaza girerken, bölgede yeni bir büyük çatışma ihtimali giderek güçleniyor.
Trump’ın, “İsrail için her şeyi yapacağım” açıklamaları, Filistin yanlısı çevrelerde büyük tepki çekerken, Arap dünyasında ABD’ye yönelik olumsuz bir hava oluşmasına neden oldu.