Güney Asya’da yıllardır süre gelen Hindistan-Pakistan gerilimi, Keşmir’deki kanlı terör saldırısı sonrası bir kez daha kritik bir eşiğe geldi. Hindistan’ın “Sindoor Operasyonu” adı altında başlattığı hava harekâtı ve Pakistan’ın buna misilleme yapması, iki nükleer güç arasında tam ölçekli bir savaş ihtimalini yeniden gündeme taşıdı. Taraflar karşılıklı topçu atışlarıyla tansiyonu tırmandırırken, sivillerin hayatını kaybettiği bildiriliyor.
Sindoor Operasyonu Sonrası Tehlikeli Tırmanış
6 Mayıs’ta Hindistan’ın düzenlediği hava saldırısında, Pakistan’ın kontrolündeki Azad Keşmir bölgesinde çok sayıda hedef vuruldu. Operasyon sırasında kullanılan Fransız yapımı güdümlü bombalar ve Scalp füzeleri, yerleşim alanlarını da etkiledi. Pakistan makamlarının açıklamasına göre cami ve sağlık merkezlerini hedef alan saldırılarda 31 kişi hayatını kaybederken, 57 kişi de yaralandı.
İslamabad yönetimi, Hindistan’ın “terör kampları bahanesiyle” sivil yapıları hedef aldığını savunarak, orduya karşılık verme izni verdiğini duyurdu. Askerî yetkililere “istediği zaman ve yerde müdahale yetkisi” tanınması, bölgedeki tansiyonu daha da artırdı.
Şahbaz Şerif: “Bu Halk Geri Adım Atmaz”
Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, ulusa sesleniş konuşmasında Hindistan’a sert tepki gösterdi. “Pakistan’ın kararlılığını hafife aldılar” diyen Şerif, hava saldırılarında ölen vatandaşların intikamının alınacağını duyurdu. Şerif ayrıca, Pakistan Hava Kuvvetleri’nin Hindistan’a ait beş savaş jetini düşürdüğünü belirtti. “Hindistan’ın gurur kaynağı olan uçaklar artık sadece moloz yığını” ifadesiyle askeri başarıyı vurguladı.
Kontrol Hattında Kanlı Geceler: Topçu Saldırıları ve Sivil Kayıplar
Keşmir’deki fiili sınır olan Kontrol Hattı (LoC) boyunca iki ülke arasında her geçen gün artan çatışmalar, sivilleri doğrudan hedef almaya başladı. CNN’in haberine göre, Pakistan’ın gece boyunca düzenlediği bombardımanda 12 sivil hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı. Hindistan cephesi ise saldırılara orantılı karşılık verdiklerini duyurdu.
Lahor’da duyulan patlamalar, gerilimin sadece sınırda kalmadığını gösteriyor. Hindistan’a ait olduğu iddia edilen bir insansız hava aracının parçalarının Lahor’da bulunduğu ve bölgede üç büyük patlamanın yaşandığı açıklandı. Bu gelişme, çatışmaların ülke içlerine taşınabileceği endişesini artırdı.
BM’ye Çağrı, Diplomasiye Kapalı Kapılar
Pakistan, Hindistan’ın saldırılarını “açık savaş ilanı” olarak tanımlayarak Birleşmiş Milletler’e resmi bildirimde bulundu. BM Genel Sekreteri, BM Genel Kurul Başkanı ve Güvenlik Konseyi Başkanı bilgilendirildi. Pakistan Dışişleri Bakanlığı, Hindistan Maslahatgüzarı’nı çağırarak diplomatik nota verdi.
İslamabad, uluslararası kamuoyunu müdahale etmeye çağırırken, Hindistan tarafı saldırıların “terör tehdidini bertaraf etmek” amacı taşıdığını savunuyor. Ancak her iki ülkenin açıklamaları, yakın vadede barışçıl çözüm ihtimalini oldukça düşük gösteriyor.
25 Dakikalık Kriz: Nükleer Tehdit Masada mı?
Hint medyasında yer alan analizlere göre, Sindoor Operasyonu sadece 25 dakika sürse de etkileri çok daha uzun vadeli olabilir. İki ülke de nükleer silahlara sahip ve geçmişte yaşanan benzer krizlerde “nükleer caydırıcılık” dengesi ön plandaydı. Ancak sivillerin öldüğü son saldırılar ve askeri hedeflerin dışında kalan bölgelerin vurulması, bu dengeyi tehlikeye atıyor.
Uzmanlar, savaşın bölgesel bir krizle sınırlı kalmayabileceği uyarısında bulunurken, BM ve NATO gibi kuruluşlardan da şu ana kadar caydırıcı bir açıklama gelmedi.