“Cem Karaca’nın cenaze vasiyeti neydi?” sorusu, Türkiye’nin kültleşmiş sanatçılarından biri olan Cem Karaca’nın ölümünden sonra da büyük merak uyandırıyor. Anadolu rock müziğin mimarlarından olan Karaca, hayattayken pek çok konuda olduğu gibi ölümüne dair de net ve anlamlı ifadelerde bulunuyor. Sanatçı kimliğinin yanı sıra düşünce yapısı ve inancı da vasiyetine doğrudan yansıyor. Peki, Cem Karaca ne istedi? Cenazesinde ne olmasını arzu etti?
Cem Karaca Kimdir?
Cem Karaca, 5 Nisan 1945’te İstanbul’da dünyaya geliyor. Azerbaycan kökenli tiyatro sanatçısı Mehmet Karaca ile Ermeni asıllı opera sanatçısı Toto Karaca’nın oğlu olan Karaca, genç yaşta müziğe yöneliyor. Türkiye’de rock müziği Anadolu ezgileriyle harmanlayarak Anadolu Rock türünü yaratıyor. Sanat hayatı boyunca hem müziği hem de fikirleriyle büyük kitlelere hitap ediyor.
Cem Karaca’nın Ölüm Tarihi Ne Zaman?
Usta sanatçı, 8 Şubat 2004 tarihinde İstanbul’da hayata gözlerini yumuyor. Geçirdiği kalp krizi sonrası hastaneye kaldırılan Karaca, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamıyor. Vefatı, Türkiye genelinde büyük üzüntü yaratıyor ve ardından cenazesi, kendi vasiyeti doğrultusunda gerçekleştiriliyor.
Cem Karaca’nın Vasiyeti Ne İçeriyor?
Sanatçının cenaze törenine dair en bilinen vasiyeti, camide alkışlanmak istememesi. Cem Karaca, bir televizyon programında ya da özel sohbetlerde bu talebini açıkça dile getiriyor. Bu isteğini de sahneye ilk çıkmasına vesile olan müzisyen İlham Gencer’e bizzat iletiyor. Vasiyetinde, camide ve mezar başında alkışların olmamasını özellikle rica ediyor.
Vasiyeti Kimlere Söyledi?
Cem Karaca, bu özel isteğini hayatı boyunca pek çok kez dile getiriyor. En somut anlatımı ise İlham Gencer ile yaptığı konuşmada ortaya çıkıyor. Gencer, bu diyaloğu yıllar sonra bir anma programında şu sözlerle anlatıyor:
“Bana dedi ki: Hocam, ben öldüğüm zaman beni camide sakın alkışlatmayın. Vasiyetim bu olsun.”
Bu konuşmadan sonra Gencer, sanatçının vefatının ardından vasiyeti birebir yerine getiriyor.
Cenazede Vasiyet Nasıl Uygulandı?
Cem Karaca’nın cenaze namazı, İstanbul Üsküdar’daki Seyyit Ahmet Deresi Camii’nde kılınıyor. Cenaze sırasında kalabalık bir topluluk sanatçıyı alkışlamaya başlıyor. Bu sırada İlham Gencer, sanatçının isteğini hatırlatarak alkışları durduruyor. “Vasiyeti vardı, camide alkışlanmak istemezdi” diyerek topluluğu sakinleştiriyor.
Cem Karaca Neden Alkış İstemedi?
Sanatçının bu isteğinin arkasında hem maneviyat duygusu hem de camilerin kutsallığına olan saygısı bulunuyor. Dini anlamda bir törende alkış gibi dünyevi bir eylemin yapılmasını doğru bulmayan Karaca, vefatından sonra tüm ritüellerin inancına uygun şekilde gerçekleştirilmesini istiyor.
Mezarı Nerede?
Cem Karaca’nın mezarı, Karacaahmet Mezarlığı’nda yer alıyor. Burası aynı zamanda babası Mehmet Karaca’nın da defnedildiği yerdir. Sanatçı, hayattayken bu mezarlığı gezmiş ve “Beni buraya gömün” diyerek vasiyetinde mezar yerini de belirlemiştir. Bugün mezarı, sanatseverler ve hayranları tarafından sık sık ziyaret ediliyor.
Cem Karaca’nın Dini Yaklaşımı Vasiyetini Nasıl Etkiliyor?
Cem Karaca, gençliğinden itibaren tasavvufi öğelere ve özellikle Bektaşilik felsefesine ilgi duyar. Dini anlamda kendini “Müslüman” olarak tanımlar ve hayatının son dönemlerinde daha içe dönük, maneviyata bağlı bir yaşam sürer. Eşi İlkim Karaca’nın açıklamalarına göre sahneye çıkarken 21 kez besmele çektiği, Allah ismini sıkça zikrettiği de bilinir. Bu yönü, cenaze vasiyetine doğrudan yansımıştır.
Oğlu Emrah Karaca Vasiyet Hakkında Ne Diyor?
Emrah Karaca, babasının vasiyetinin yerine getirilmesinden ötürü memnuniyet duyduğunu belirtir. Ayrıca, babasının hayatı boyunca inançlarına saygı gösterdiğini, dini törenlerin önemini kavradığını ve sade bir şekilde uğurlanmayı arzu ettiğini ifade eder. Emrah Karaca şu ifadeleri kullanır:
“Babamın şarkılarını insanlar unutmuyor, vasiyetini de unutmadılar. Bu onun için en büyük saygıdır.”
Cem Karaca’nın Vasiyeti Sadece Alkış Konusu Muydu?
Hayır. Cem Karaca sadece alkış konusunda değil, mezar yeri, dini tören şekli ve hatta sanat eserlerinin nasıl hatırlanacağı konusunda da isteklerde bulunuyor. Şarkılarının yaşamasını, isminin unutulmamasını istiyor ama bu konuda asla abartılı bir anma ya da gösteriş beklemiyor. Sadelik ve içtenlik, vasiyetinin ana ekseninde yer alıyor.
Sanat Camiası Vasiyeti Nasıl Karşıladı?
Cem Karaca’nın cenaze törenine sanat, siyaset ve medya dünyasından çok sayıda isim katılıyor. Başta İlham Gencer ve Cahit Berkay olmak üzere, sahne arkadaşları ve müzisyen dostları onun vasiyetine saygı gösteriyor. Camide sessizlik hâkim oluyor, alkışların yerini dualar alıyor. Bu durum, sanat camiasının Karaca’ya duyduğu saygının bir göstergesi oluyor.
Vasiyet Toplumsal Olarak Ne İfade Ediyor?
Cem Karaca’nın cenaze vasiyeti, onun dünyaya bakış açısını, inancını ve mütevazı duruşunu özetliyor. Hayattayken kalabalıklar önünde alkışlanmasına rağmen, ölümünde sadeliği tercih ediyor. Bu tercih, bugün bile saygıyla anılıyor ve halk arasında “vasiyeti yerine getirilen sanatçı” olarak hafızalarda yer ediyor.